Ağız sağlığı, insan
sağlığının ayrılmaz bir parçası olarak uzun yıllardır tıp literatüründe önemli
bir yer tutmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü'nün tanımına göre ağız sağlığı, ağız,
diş ve çevre dokuların hastalık, bozukluk ve ağrıdan uzak olduğu, bireyin rahatlıkla
çiğneme, konuşma ve sosyal etkileşim kurabildiği durumu ifade etmektedir¹. Modern
tıbbın gelişimi ile birlikte, ağız sağlığının sadece diş ve diş etlerini
ilgilendiren lokal bir problem olmadığı, sistemik sağlığa doğrudan etki eden
multifaktöriyel bir alan olduğu anlaşılmıştır. Bu yazıda, ağız sağlığının
tanımı, önemi, genel sağlık üzerindeki etkileri ve özellikle yaşlanan
popülasyonda görülen demans ile olan ilişkisi bilimsel veriler ışığında ele
alınacaktır.
1.Ağız Sağlığı Nedir?
Ağız boşluğu,
sindirim sisteminin ilk bölümü olarak kritik fizyolojik fonksiyonları yerine
getirir. Bu alan sadece dişler ve diş etlerini değil, dil, damak, yanaklar,
tükürük bezleri ve çevre yumuşak dokuları da içermektedir². Sağlıklı bir ağız
ortamı için bu tüm yapıların uyum içinde çalışması gereklidir.
2. Sağlıklı bir ağız yapısı nasıl olmalıdır?
Sağlıklı bir ağız
yapısının başlıca göstergeleri şunlardır:
- Diş çürüğü ve diş kaybının minimal
düzeyde olması: Düzenli diş fırçalama, doğru
beslenme ve rutin diş hekimi kontrolleri ile diş kayıpları önlenebilir.
- Diş eti sağlığı: Sağlıklı bir ağızda diş eti iltihabı (gingivit) bulunmaz. Diş
etleri pembe renkte, sıkı ve kanamasızdır.
- Periodontal hastalıkların
olmayışı: Dişleri çevreleyen dokuların sağlıklı
olması, dişlerin uzun ömürlü olmasını sağlar.
- Ağız mukozasının normal görünümde
olması: Yanak içi, dil ve damakta herhangi bir
yara, leke veya anormallik olmamalıdır.
- Yeterli tükürük akışı: Tükürük, hem sindirim için hem de ağız içi savunma mekanizmaları
için kritik öneme sahiptir. Yeterli akış, çürük ve enfeksiyon riskini
azaltır.
- Ağrı ve rahatsızlık bulunmaması: Sağlıklı bir ağız, günlük yaşamda yeme, içme ve konuşma sırasında
ağrıya yol açmaz.
3.Ağız Sağlığının Neden Bu Kadar Önemli?
a.
Yaşam Kalitesi Üzerindeki Doğrudan
Etkiler
Ağız sağlığının
bozulması, bireylerin günlük yaşam kalitesini ciddi şekilde etkilemektedir.
Çiğneme fonksiyonundaki bozulma beslenme alışkanlıklarını olumsuz etkilerken,
konuşma problemleri sosyal etkileşimleri kısıtlamaktadır³.
b.
Estetik ve Psikolojik Boyut
Ağız ve diş sağlığı
problemleri, bireylerin özgüvenini olumsuz etkileyerek sosyal izolasyona yol
açabilmektedir. Bu durum özellikle gençler ve çalışan yaş grubunda psikolojik
travmalara neden olabilmektedir.
c.
Ekonomik Boyut
Ağız sağlığı
problemleri, tedavi maliyetleri ve iş gücü kayıpları açısından önemli ekonomik
yük oluşturmaktadır. Preventif yaklaşımların tedavi edici yaklaşımlardan çok
daha maliyet etkin olduğu yapılan çalışmalarda kanıtlanmıştır⁴.
d.
Ağız Sağlığının Genel Sağlık
Üzerindeki Etkileri
Son yıllarda yapılan
bilimsel araştırmalar, ağız sağlığı ile sistemik hastalıklar arasında güçlü bir
ilişki olduğunu ortaya koymuştur. Özellikle periodontal hastalıklar (diş eti
hastalıkları), yalnızca ağız sağlığını değil, tüm vücut sağlığını etkileyebilmektedir.
1.Kardiyovasküler Sistem İlişkisi
Periodontal
hastalıklar ile kardiyovasküler hastalıklar arasındaki ilişki, son yıllarda
yoğun araştırma konusu olmuştur. Kronik periodontitis, sistemik inflamasyon
belirteçlerinin artışına neden olmakta ve ateroskleroz gelişimini
hızlandırabilmektedir⁵.
Bilimsel Kanıtlar:
- Periodontal hastalığı olan bireylerde
miyokard enfarktüs riski %25 artmaktadır
- C-reaktif protein ve interlökin-6
gibi inflamasyon belirteçleri yükselir
- Bakteriyemi riski artarak endokardit
gelişimine zemin hazırlayabilir
2.Diabetes Mellitus İlişkisi
Diabetes mellitus ve
periodontal hastalıklar arasında çift yönlü bir ilişki mevcuttur. Diabet
hastaları periodontal hastalık riskinin artışını yaşarken, periodontal
infeksiyon da kan şekeri kontrolünü zorlaştırmaktadır⁶.
Klinik Bulgular:
- Tip 2 diyabetik hastalarda
periodontal hastalık prevalansı %2-3 kat yüksektir
- Periodontal tedavi sonrası HbA1c
seviyelerinde %0.4-0.7 azalma gözlenir
- Kontrollü diyabetik hastalarda
periodontal tedavi yanıtı daha iyidir
3.Solunum Sistemi Etkileri
Ağız hijyeninin
yetersiz olması, aspirasyon pnömonisi riskini artırmaktadır. Özellikle yaşlı ve
yatağa bağımlı hastalarda bu risk kritik düzeylere çıkabilmektedir⁷.
4.Gebelik ve Doğum Komplikasyonları
Periodontal
hastalıklar, preterm doğum ve düşük doğum ağırlığı riski ile
ilişkilendirilmektedir. Hamilelik döneminde hormonel değişikler diş eti
iltihabını artırmakta, bu durum sistemik inflamatuar yanıtı
tetikleyebilmektedir⁸.
4.Ağız Sağlığı ve Demans Arasında İlişki Var mıdır?
Yaşlanan dünya nüfusu
ile birlikte demans prevalansının artması, bu konudaki araştırmaları
hızlandırmıştır. Delwel ve arkadaşlarının 2018 yılında yayınladığı kapsamlı
sistematik derleme, demans hastalarında ağız sağlığı problemlerinin sıklığını
detaylı olarak analiz etmiştir⁹.
a.Temel Bulgular:
- Demans hastalarında gingivit
prevalansı %38.9'a kadar çıkmaktadır
- Şiddetli periodontitis oranı %24.5
ile kontrol gruplarından anlamlı şekilde yüksektir
- Ağız hijyeni skorları demans şiddeti
ile ters korelasyon göstermektedir
b. Nöroinflamasyon Hipotezi
Periodontal
bakterilerinin kan-beyin bariyerini geçerek merkezi sinir sisteminde
inflamatuar yanıt oluşturabileceği hipotezi, son yıllarda önem kazanmıştır.
Porphyromonas gingivalis gibi periodontopatojenik bakterilerin beyin dokusunda
tespit edilmesi bu teoriyi desteklemektedir¹⁰.
c. Bilişsel Gerileme ve Oral Hijyen
Demans hastalarında
bilişsel fonksiyonlardaki gerileme, ağız bakımı becerilerini doğrudan
etkilemektedir. Yürütücü fonksiyonlar, çalışma hafızası ve dikkat eksikliği
nedeniyle hastalar günlük ağız bakımını yerine getirmekte zorlanmaktadır.
d. Tükürük Bezleri ve Nörodejenerasyon
Alzheimer
hastalarında tükürük akışında azalma gözlenmektedir. Bu durum otonomik sinir
sistemi tutulumu ile ilişkilendirilmekte ve ağız kuruluğu problemlerini
artırmaktadır¹¹.
5.Yaşlanmayla Ortaya Çıkan Ağız ve Diş Sağlığı Sorunları
Nelerdir?
Yaşlanma süreci ile
birlikte ağız dokularında anatomik ve fizyolojik değişiklikler meydana
gelir. Bu değişiklikler hem estetik hem de fonksiyonel açıdan ağız sağlığını
etkileyebilir.
Yaşlanmayla birlikte;
- Diş minesinde aşınma ve renk
değişiklikleri: Zamanla mine yüzeyi incelir,
dişler daha koyu veya sarı renge dönebilir.
- Diş eti çekilmesi: Kök yüzeylerinin açığa çıkmasına neden olur ve diş hassasiyetini
artırır.
- Tükürük bezlerinde atrofi: Fonksiyon azalması sonucu tükürük üretimi düşer.
- Tat alma bozuklukları: Yaşla birlikte tat duyusu zayıflayabilir.
Sık Görülen Problemler
1.Kök Yüzeyi Çürükleri
Yaşlı bireylerde diş
eti çekilmesi nedeniyle açığa çıkan kök yüzeyleri çürüğe daha yatkındır. Bu
nedenle düzenli diş hekimi kontrolleri büyük önem taşır.
2. Ağız Kuruluğu (Xerostomia)
Yaşlı nüfusun
yaklaşık %30’unda görülen ağız kuruluğu, özellikle çoklu ilaç kullanımı
ve kronik hastalıklarla ilişkilidir. Xerostomia, çürük riskini artırır ve yemek
yeme, konuşma gibi günlük fonksiyonları zorlaştırabilir.
3. Mukozal Lezyonlar
Yaşlılarda sık
rastlanan mukozal problemler arasında protez stomatiti, angular
cheilitis (ağız köşelerinde çatlaklar) ve aftöz ülserler yer alır. Bu durumlar
hem ağrıya hem de yaşam kalitesinde düşüşe neden olabilir.
6.Ağız Sağlığını Korumak İçin Neler Yapılmalıdır?
Ağız ve diş sağlığını
korumanın en etkili yolu, günlük hijyen alışkanlıklarını doğru şekilde
uygulamaktır. Düzenli bakım sayesinde diş çürükleri, diş eti hastalıkları ve
daha ciddi sağlık sorunlarının önüne geçmek mümkündür.
a.Günlük Diş Fırçalama
- Günde en az 2 kez temiz içerikli bir diş macunu ile fırçalama yapılmalıdır.
- Yumuşak kıllı diş fırçası tercih edilmeli, diş etlerine zarar verebilecek sert fırçalardan
kaçınılmalıdır.
- Etkili temizlik için fırçalama
süresi en az 2 dakika olmalıdır.
b.Diş Arası Temizliği
Dişlerin yalnızca
fırçalanması yeterli değildir; diş aralarında biriken plak ve besin
artıklarının temizlenmesi gerekir.
- Günlük diş ipi kullanımı önerilir.
- Arayüz fırçaları özellikle dişler arasında geniş boşluk olan bireylerde etkilidir.
- Ağız duşu cihazları, diş ipine ek olarak destekleyici temizlik sağlar.
c.Profesyonel Ağız Bakımı
Düzenli Kontroller
- 6 ayda bir diş hekimi kontrolü ağız sağlığının korunması için kritik önemdedir.
- Yılda 1–2 kez profesyonel diş
temizliği yapılmalıdır.
- Yüksek risk grubunda olan bireylerde
(diyabet, sigara kullanımı vb.) kontroller daha sık yapılabilir.
Erken Teşhis ve Tedavi
- Başlangıç çürükleri, florür uygulamaları ile remineralize edilerek tedavi edilebilir.
- Periodontal hastalık belirtileri, erken dönemde tespit edilirse daha kolay tedavi edilebilir.
- Ağız kanseri taramaları da düzenli muayeneler sırasında ihmal edilmemelidir.
7. Diş ve Ağız Sağlığı İçin En Doğru Beslenme Önerileri
Nelerdir?
Sağlıklı bir ağız
yapısı yalnızca düzenli fırçalama ve diş hekimi kontrolleriyle değil, aynı
zamanda doğru beslenme ve yaşam tarzı alışkanlıklarıyla da mümkündür. Günlük
diyetimizde yapacağımız küçük değişiklikler, çürüklerin önlenmesinden diş eti
sağlığının korunmasına kadar pek çok fayda sağlayabilir.
- Şeker tüketimini sınırlayın: Aşırı şeker, diş çürüklerinin en önemli nedenlerinden biridir.
Tatlı ve rafine karbonhidrat tüketimini azaltmak, çürük riskini düşürür.
- Asitli içecekleri azaltın: Kola, gazlı içecekler ve paketli meyve suları diş minesini
aşındırarak hassasiyete yol açabilir. Bunların yerine su ve şekersiz bitki
çaylarını tercih edin.
- Kalsiyum ve D vitamini desteği
alın: Badem, Tahin, Yeşil yapraklı sebzeler ve D
vitamini takviyesi diş ve kemik sağlığı için önemlidir.
- Yeterli sıvı alın: Günlük 2–2.5 litre su içmek, tükürük akışını destekler ve ağız
kuruluğunu önler.
Zararlı Alışkanlıklardan Kaçının
- Sigara ve tütün ürünlerini
bırakın: Diş eti hastalıklarının, ağız kokusunun
ve ağız kanserlerinin en büyük risk faktörlerinden biridir.
- Alkol tüketimini sınırlandırın: Aşırı alkol ağız mukozasında tahrişe ve kuruluğa yol açabilir.
- Diş gıcırdatmayı (bruksizm)
kontrol altına alın: Gece plakları veya stres
yönetimi ile bu alışkanlık azaltılabilir.
Sonuç;
Ağız sağlığı, genel
sağlığın ayrılmaz bir parçası olarak yaşam kalitesini doğrudan etkileyen kritik
bir alandır. Özellikle yaşlanan popülasyonda görülen bunama gibi
nörodejeneratif hastalıklarla olan karmaşık ilişkisi, multidisipliner
yaklaşımların gerekliliğini ortaya koymaktadır.
Önleyici yaklaşımlar,
tedavi edici müdahalelerden çok daha maliyet etkin ve etkili sonuçlar
vermektedir. Bu nedenle bireysel hijyen önlemlerinin yanı sıra, toplum sağlığı
politikalarının da ağız sağlığını destekleyici şekilde geliştirilmesi
gerekmektedir.
Sağlık
profesyonellerinin hasta eğitimi konusundaki rolleri kritik önem taşımakta,
özellikle yaşlı ve özel gereksinimli hasta gruplarında bakım vericilerin
eğitimi ağız sağlığının korunmasında temel unsur olmaktadır.
Kaynaklar
- World Health Organization. Oral
health fact sheet. Available at: https://www.who.int/news-room/fact-sheets/detail/oral-health.
Accessed January 2024.
- Petersen PE, Bourgeois D, Ogawa H,
Estupinan-Day S, Ndiaye C. The global burden of oral diseases and risks to
oral health. Bull World Health Organ. 2005;83(9):661-669.
- Kandelman D, Petersen PE, Ueda H.
Oral health, general health, and quality of life in older people. Spec
Care Dentist. 2008;28(6):224-236.
- Griffin SO, Jones JA, Brunson D,
Griffin PM, Bailey WD. Burden of oral disease among older adults and
implications for public health priorities. Am J Public Health.
2012;102(3):411-418.
- Otomo-Corgel J, Pucher JJ, Rethman
MP, Reynolds MA. State of the science: chronic periodontitis and systemic
health. J Evid Based Dent Pract. 2012;12(3 Suppl):20-28.
- Preshaw PM, Alba AL, Herrera D, et
al. Periodontitis and diabetes: a two-way relationship. Diabetologia.
2012;55(1):21-31.
- Terpenning MS. Geriatric oral health
and pneumonia risk. Clin Infect Dis. 2005;40(12):1807-1810.
- Offenbacher S, Katz V, Fertik G, et
al. Periodontal infection as a possible risk factor for preterm low birth
weight. J Periodontol. 1996;67(10 Suppl):1103-1113.
- Delwel S, Binnekade TT, Perez RSGM,
et al. Oral hygiene and oral health in older people with dementia: a
comprehensive review with focus on oral soft tissues. Clin Oral Investig.
2018;22(1):93-108.
- Dominy SS, Lynch C, Ermini F, et al.
Porphyromonas gingivalis in Alzheimer's disease brains: Evidence for
disease causation and treatment with small-molecule inhibitors. Sci Adv.
2019;5(1):eaau3333.
- Ship JA, DeCarli C, Friedland RP,
Baum BJ. Diminished submandibular salivary flow in dementia of the
Alzheimer type. J Gerontol. 1990;45(2):M61-66.